Kazılarda, sekiz kaya odasından oluşan bir kompleksin yanı sıra, bir yağ presi, şarap presi, bir sunak ve “massebah” olarak isimlendirilen dikilitaş halinde bir kutsal sütun bulundu. Arkeologlar, bu yapıların ibadet ve hayvan kurban etme üzere ritüeller için kullanılmış olabileceğini belirtiyor.
Bu kompleks, Kudüs’ün antik yerleşim bölgesi olan Davut Kenti’nin doğu yamacında bulundu. Bölgede daha evvel 1909 yılında İngiliz subayı Montagu Parker tarafından bir hafriyat yapılmış, lakin o tarihten sonra site uzun mühlet dokunulmadan bırakılmıştı.
2010 yılında başlayan hafriyat çalışmalarını yürüten arkeolog Eli Shukron, yapının M.Ö. 8. yüzyılda doldurularak kullanım dışı bırakıldığını belirtti. Bu durumun, o periyotta Yahuda Hükümdarı Hezekiah tarafından başlatılan dini ıslahatların bir sonucu olabileceği düşünülüyor. Hezekiah, tapınma faaliyetlerini yalnızca Birinci Tapınak’ta toplamak için başka dini alanları kapatma siyaseti izlemişti.
RİTÜEL ODALARINDA GİZEMLİ İŞARETLER
Araştırmacılar, bilhassa 4 numaralı odada bulunan taş sütun ve platformun ibadet için kullanıldığını belirtti. Çabucak yanındaki 5 numaralı odada ise taş yere oyulmuş üç adet V formunda kanal ve öteki formlar bulundu. Bu gizemli kanalların üzüm ezmek yahut yağ elde etmek için mi yoksa ritüel maksatlı mı kullanıldığı konusunda farklı görüşler bulunuyor.
Yapıya yakın bir bölgede, sekizinci yüzyıla tarihlenen bir mağara da bulundu. İçerisinde pişirme kapları, antik İbranice yazıtlı kavanozlar, mühürler, öğütme taşları ve dokuma tartıları üzere çeşitli eşyalar bulundu. Bu mağaranın hedefi tam olarak bilinmese de, kompleksin bir kült merkezi olduğunu destekleyen deliller sunuyor.
