Olay, geçen yıl 19 Şubat’ta Palandöken ilçesinde meydana geldi. Hükümlü bulunduğu açık cezaevinden firar eden Şafak Saydam, öğlen saatlerinde 2 çocuk annesi eşi Elif Saydam’ın bulunduğu Yunusemre Mahallesi’ndeki hem amcası hem de kayınpederi olan Şener Saydam’ın (67) konutuna gitti. KOAH hastası Şener Saydam, eşine kapıyı açmamasını, damadının da babası olan kardeşi Turan Saydam ve onun oğlu Alay’a haber verilmesini istedi.
Kıyafetlerini kaldırıp üzerinde rastgele bir tabanca ya da bıçak olmadığını söyleyen Şafak Saydam, yalnızca eşiyle konuşup barışmak istediğini belirtti. Bunun üzerine aile Şafak Saydam’ı içeri aldı. Şafak Saydam, 2 çocuğunu da yanına alıp kendisini terk eden eşi Elif Saydam ile konuşmaya başladı. Bu sırada Turan Saydam ile oğlu Alay Saydam da konuta geldi. Elif Saydam ile odada tartışan Şafak Saydam kimse yokken tabancayı çıkarıp iki el ateş etti. Başından ve elinden yaralanan Elif Saydam, evdekiler tarafından hastaneye kaldırıldı. Şafak Saydam ise polis tarafından, kaçtığı takside yakalandı. Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi ağır bakım ünitesinde tedaviye alınan Elif Saydam, 1 hafta sonra ömrünü yitirdi.
BİR MÜEBBET, BİR BERAAT
Erzurum 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde haklarında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanıklar Şafak Saydam ve onu azmettirdiği öne sürülen ağabeyi Alay Saydam, 26 Kasım’da hakim karşısına çıktı. Diyarbakır’daki cezaevinden SEGBİS ile sözü alınan Saydam, ağabeyinin hatası olmadığını, tabancayı kasaptan satın aldığını ve pişman olduğunu söyledi. Mahkeme heyeti, Şafak Saydam’ı ‘Eşe karşı taammüden öldürme’ hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpus, ‘Ateşli silahlar ve bıçaklar hakkında kanuna muhalefet’ cürmünden 2 yıl ve 1400 lira isimli para cezasına çarptırdı, azmettirdiği sav edilen Alay Saydam ise beraat etti.
BERAAT EDEN ALAY SAYDAM HAKKINDA YAKALAMA KARARI ÇIKTI
İtiraz üzerine belge, istinaf mahkemesine taşındı. Belgeyi inceleyen Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 1’inci Ceza Dairesi, lokal mahkemenin Şafak Saydam’a verdiği ağırlaştırılmış müebbet cezası kararını eksiklerin giderilmesi için adaptan, ağabeyi Alay Saydam’ın beraat kararı ise temelden bozdu. Kararda, Alay Saydam’ın beraat kararına ait özetle, “Sanığın kayınvalidesi olan G.S.’nin sanığı konuta almadan evvel üzerinde silah olmadığından emin olacak halde sanığın üzerini araması, sanık Şafak olayın olduğu konutta ağabeyi olan sanık Alay ile hiç konuşmadığını savunmuş ise de şahitler G., Sener, A. ve D.’nin sanıkların birlikte mutfağa girdiklerini beyan etmeleri konuları birlikte değerlendirildiğinde, sanık Alay’ın kardeşi sanık Şafak’a silah vererek ‘Temizle bu işi’ demek suretiyle üzerine atılı ‘Eşe ve bayana karşı taammüden öldürmeye azmettirme’ ve ‘6136 sayılı yasaya muhalefet’ hatalarını işlediği gözetilmeden atılı kabahatlerden mahkumiyeti yerine yazılı halde beraatına karar verilmesi, CMK’nin 289/(1-i) unsuru yollamasıyla 280/(1-e) hususu mucibince tüm kararların bozulmasına, sanık Alay Saydam’ın üzerine atılı ‘Eşe ve bayana karşı taammüden öldürmeye azmettirme’ hatasının niteliği, kelam konusu cürmün CMK’nin 100/3 unsurunda öngörülen cürümlerden olması, mevcut kanıt durumu, kuvvetli cürüm kuşkusunun bulunduğunu gösteren evrak kapsamındaki kanıtlar ve tutuklu kaldığı mühlet dikkate alınarak, sanığın kaçma kuşkusunun bulunduğu anlaşıldığından, sanık Alay Saydam hakkında tutuklanmasına yönelik yakalama buyruğu düzenlenmesine karar verildi” denildi.
‘SAYDAM’IN BERAAT ETMESİ HUKUKA TERS BİR KARARDI’
Elif Saydam’ın ailesinin ve Evvel Çocuklar ve Bayanlar Derneği avukatı olan Begüm Osma, lokal mahkemenin Alay Saydam hakkındaki beraat kararını istinafa taşıdı. Tutuklu yargılanan Alay Saydam’ın kanıt yetersizliği gerekçesiyle beraat etmesinin hukuka karşıt olduğu için kararı istinaf ettiklerini belirten Osma, şunları söyledi:
“Kamuoyuna Elif Saydam cinayeti olarak yansıyan ve Şubat 2024 tarihinde Erzurum’da gerçekleşen bayan cinayeti belgesinde Evvel Çocuklar ve Bayanlar Derneği olarak soruşturma kademesinden bu yana taraf vekilliğimiz sürmektedir. Gelinen basamakta evrakımız 26 Kasım’da 3’üncü celsesinde karara çıkmıştır. Elif’in ölmeden evvel boşanmak istediği eşi Şafak Saydam tarafından öldürüldüğünü ve tıpkı vakitte Şafak Saydam’ı da bu sürece yönlendiren, azmettiren kişinin ağabeyi Alay Saydam olduğunu biliyoruz. Bu kapsamda da esasen soruşturma ve kovuşturma etabında her iki sanık da tutuklu yargılanmıştır. Lakin geldiğimiz son basamak 26 Kasım’da karar celsesinde sanıklardan Şafak Saydam, ‘Kadın eşe karşı taammüden öldürme’ hareketinden dolayı ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası alırken ve tutukluluk halinin devamına karar verilirken, ağabeyi olan Alay Saydam kelamda kanıt yetersizliği gerekçesiyle beraat etmişti. Bizler de alışılmış ki bu hukuka ters karara karşı istinaf kanunu müracaat hakkımızı kullandık ve kararı istinaf ettik. 17 Ocak tarihinde istinaf ilamımız geldi ve lokal mahkemenin kararını bozma tarafında bir karara gitti. Aslında bizlerin de istinaf münasebetleri ortasında yer alan kıymetli bir konuya işaret etti bu karar ve katılaştığı mühlet zarfında da emsal olacağını düşünüyoruz. Elif’in katiliyle müşterek çocukları vardı ve müşterek çocukların da bu belge kapsamındaki tabirleri hayli aydınlatıcı ve belgeyi açıkçası karara çıkartacak ögeleri içeriyordu. Tekrar Elif’in olay günü birebir konutun içinde bulunan kendi kök ailesinin tabirleri, tanıklığı da belge için değerliydi. Ancak istinaf mahkemesi, lokal mahkemenin çocukların çelişen, değişen beyanları sebebiyle kelamda somut kanıt yoktur münasebetini vermiş olduğu kararla bertaraf etti. ‘Çocukların basamaklarda değişen kararları olabilir. Lakin bu değişen kararlar çocukların başlarına gelen hadise sebebiyle şayet ki baskı altında olduklarının ikrarını içeren beyanlar da varsa bu sebeple beraat kararı verilemeyeceği’ tarafında kıymetlendirme yapmış oldu. Bizler bayanların, çocukların istismara uğramaması, hak ihlallerine uğramaması öldürülmemesi için örgütlü çabamıza devam edeceğiz.”
