Ege Denizi etrafında 2 gündür büyüklüğü 4’ten fazla peş peşe çok sayıda sarsıntı meydana geldi. Bu zelzeleler hala sürerken yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
“Daha ne kadar devam edecek, onu bilmiyorum. Bir sarsıntı fırtınası biçiminde oluyor lakin Yunan hükümeti, çok önemli olarak -aferin diyorum onlara- halkına ehemmiyet veren, insanların can güvenliğine değer veren bir halla çabucak el koydular, gerekli önlemleri aldılar ve alıyorlar” dedi. Görür, kelamlarını şöyle sürdürdü;
“PEK VOLKANİK FAALİYETE BENZEMİYOR”
*Daha ortada büyük zelzele yok. Olup olmayacağı da aşikâr değil lakin tedbir alınıyor. Asıl bizim özlediğimiz, sevdiğimiz, benimsediğimiz bir tavır. Bu zelzele genelde şundan ötürü oluyor. Düzeneği şu.
*Depremler, levha hareketleri sonucu olur. Levha sonlarında ve levha içlerinde sarsıntılar olur. Levhalar hareket ettikçe onların hudutlarında ve içlerinde zelzele olur. Mesela Kuzey Anadolu fayı, bir levha sonudur. Avrasya ile Anadolu levhasının sonudur.
*Kuzey Anadolu fayı boyunca devamlı sarsıntı olur. Mesela 50-60 bin kişiyi öldüren Doğu Anadolu fayı bir levha sonudur. Arap levhasıyla Anadolu ve Afrika levhasının sonudur. O hudutta bir hareket oldu. 50-60 bin kişi öldü.
*Şimdi bu zelzelelerin nedeni de Afrika levhası. Helen Kıbrıs dalma batma zonunda Anadolu levhasının altına dalıyor. Anadolu levhası da kuzey-güney geriliyor bu hareketin sonucu. Orada olağan faylar oluyor, harekete geçiyor ve bu zelzeleler oluyor.
*Bazı bilim adamları, kimi arkadaşlar ‘Bu volkanik faaliyettir’ diyor. Yani olabilir de ancak büyük bir ihtimalle bunun volkanizmayla bir ilgisi yok. Hakikaten Yunan meslektaşlarımızla bizim münasebetlerimiz sonucu öğrendiğimiz pek volkanik faaliyete benzemiyor.
“EĞER BÜYÜK KIRILMAYLA SONUÇLANIRSA…”
Bugün sarsıntı olan yerlerin çok komplike olduğuna dikkat çeken Görür, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bu bölgede çok sayıda sarsıntı oluyor. Bugüne kadar tahminen 500’e yakın zelzele oldu. Sonucu ne olur, şimdi bilmiyoruz. Şayet büyük bir kırılmayla sonuçlanırsa o vakit Türkiye’nin hudutları bundan etkilenir.
*Türkiye’nin sonları deyince Aydın’dan Muğla’ya olan kıyı kesitini kastediyorum. Burada tsunami de olur. Muhakkak ölçüde çürük olan, âlâ olmayan yapılarda yıkıma da neden olur. Sonuçlanmadığı takdirde rastgele bir tehlike beklemiyoruz.
*Yine bizim güney kıyılarımızda olan mahallî idarelerin ve merkez idarenin biraz daha dikkatli, daha olayları inceler hâlde olmasında fayda var. Motamot Yunanistan’ın çok daha önemli tedbirler aldığı üzere.
*Bu formda bu ne kadar sürer bilemiyoruz ancak belirli bir vakit sonra bu sarsıntı fırtınaları, bazen 1-2 aya kadar sürdüğü de var fakat bu azalıp yok olacaktır. Umarım büyük bir zelzeleyle sonuçlanmaz.
