Karar Harp Okulu’ndaki mezuniyet merasimin akabinde kılıçlı yemin eden ve ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyen teğmenler TSK’dan ihraç edildi. İhraç edilen teğmenlerin Anıtkabir karesi ise gündem oldu. Gündem olan ve kimi kesitlerin gaye gösterdiği Anıtkabir fotoğrafını yayımlayan gazeteci Müyesser Yıldız’dan açıklama geldi. Yıldız, kelam konusu kareyi teğmenlerin yayımlamadığını söyledi.
Yıldız bugünkü köşesinde, “Her şey bitti, artık de teğmenlerin Anıtkabir’e gidip fotoğraf çektirmesine taktılar. Dün birisi şöyle buyurdu: Efendim, ‘Teğmenlerin Anıtkabir’e gitmelerinde olağan ki bir sorun yokmuş. Her Türk teğmeni olağan ki, Antıkabir’e gidermiş. Gitmeleri değil, gitmemeleri yadırganırmış’… Fakat ‘Bizim teğmenler, Anıtkabir pozuyla bir ileti vermek istemişler’…” tabirini kullandı.
12 Punto muharriri Yıldız şunları kaydetti:
“FOTOĞRAFI YAYINLAYAN OLARAK SÖYLEYECEKLERİM VAR”
O ileti da doğal ki; “’Atam! Disiplinsizlik yaptık. Başımıza bunlar geldi’ iletisi değil, Atam! Senin askerin olduğumuz için başımıza bunlar geldi’ mesajıymış”…
Teğmenlere gereğince haksızlık yapıldı, bir de bu bahiste yapılmaması ismine o fotoğrafı birinci yayınlayan olarak söyleyeceklerim var.
Teğmenler Anıtkabir’de “poz” vermedi. Fotoğrafı, Anıtkabir’e giden herkes üzere, bir hatıra olması ve ailelerine göndermek için çektirdiler.
Ben bunu bir halde bulup yayınladığımda da en evvel onlar şok geçirdi ve avukatları aracılığıyla bana reaksiyon gösterdi.
Avukatlar, birilerinin bunu istismar edebileceğini belirterek fotoğrafı kaldırmamı istedi. “Kim, ne hakla istismar edecek” diyerek kabul etmedim. Keşke kaldırsaymışım; lakin böylesine fırsat kollayanlar olduğunu kestirim etmemiştim.
Avukatların bu mevzudaki samimiyetini şuradan anlayın:
Çoğu yıllardır tanıdığım dostlarım olmasına karşın tabir-i caizse benimle selamı sabahı kestiler. Dahası, hakkımda kabahat duyurusunda bulunacaklarını açıkladılar.
Başım gözüm üstüne, aldım kabul ettim. Teğmenlerden de; bir de bu yüzden hücuma maruz kaldıkları için özür diliyorum.
İstismarcılara bir çift kelamım daha var: O “pozla” bir bildiri vermek istemiş olsalar; Anıtkabir’e üniformalarıyla masraflardı – zira ihraç kararı kendilerine şimdi bildirim edilmemişti. O denli masraflar, muhtemelen herkes de tanır ve kalabalıklarla fotoğraf verirlerdi. Bilmem anlatabildim mi?
