Zafer Partisi’nden istifa eden Eskişehir eski İl Başkanı Bayram Bingöl, sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile istifa ederek AKP’ye üye olduğunu açıkladı.
Bingöl, “Türkiye’nin sıhhati için AK Parti’ye üye oldum. Zafer Partisi değil konu, aslında AK Parti ile Türkiye’yi yeni yüzyıla taşıması konusu. Ona bakmadan, buna bakmadan bir şeyleri daima birlikte düzeltme, bir olup Türkiye deme mevzusu” dedi.
“PARTİNİN MİSYONU SONA ERDİ”
Zafer Partisi’nin misyonunun sona erdiğini söz eden Bingöl, “Sığınmacılar gitti, gitmeye de devam ediyorlar. AK Parti’de de bir şeyleri düzeltmek için, yanlışa yanlış demek için oradayım ben. Bunu her yerde diyorum ben. Zafer Partisi’nin misyonu sona erdi. Öteki bir siyaset üretilemedi. Üretilecek bir siyaset da yok. Siyaseten bir şey de oluşmuyor. Güçlü olan yerde olup bir şeyleri düzeltebiliyorsak Türkiye için orada durup düzeltmek gerek” halinde konuştu.
“AKP’DE BİR VAZİFE VERİLİRSE YAPARIZ”
Siyasetin şirket yönetir üzere yapılmaması gerektiğini tabir eden Bingöl, “Ben aslında bir şeyleri düzeltebilirsek Türkiye için ne memnun bize. Bulunmayıp bulunmayıp dışarıdan muhalefet yapıp bunu şöyle yapın, bunu bu türlü yapın demek kolay. Daima birlikte yapmak değerli. Tek adamlığa karşıyız biz. Tek adamlığa karşısının fakat AK Parti’ye geçiyorsunuz diyeceksiniz. Ben yaptım oldu, limited şirketi manasında hareket edildiği vakit olmuyor. Benim önceliğim Türkiye Cumhuriyeti. AK Parti’de bir misyon verilirse yaparız. İlla misyon verilmesine de gerek yok. Siyasetimize yeni Türkiye yüzyılı üzerine kurgulayıp yapacağız” tabirlerini kullandı.
“BİZ OLSUN DEDİKÇE GENEL MERKEZ ‘OLMASIN’ DİYORDU”
Bayram Bingöl, “Zafer Partisi’nde şöyle bir kahır vardı. Ne vakit bir şeyler ya da birileri yükseliyor çabucak birisini aşağıya çekiyordu. Telaffuzlarla çekiyorlardı, yaptıkları hareketlerle çekiyorlardı. Gerek yok. Ben de çok maruz kaldım buna. Geçen Ümit Bey Karaman’da ‘ilk mitingimizi yapacağız’ dedi. Biz burada yaptık birinci mitingi. 5 bin kişi topladık. Birinci mitingimizdi. Çok uğraş gösterdik bir şeyler olsun diye. Biz bir şeyler olsun dedikçe genel merkez ‘bir şeyler olmasın’ diyordu” dedi.
