Pandemi periyodunda yaşadığı çılgın büyüme ile piyasa bedeli 8.8 milyar dolara kadar yükselen Getir, peş peşe yaptığı yatırımlar ile yurt dışı operasyonlarını büyütmüş ve şirkete çok sayıda yeni yatırımcı kabul etmişti. 

Pandeminin sona ermesiyle birlikte Avrupa ve ABD ülkelerinde yaşanan satışların düşmesi, Getir’in arka arda birçok ülkedeki operasyonlarını dondurmasına neden olurken, son olarak şirket yemek ve dağıtım kısmını Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) devlet fonu olan Mubadala’ya devretmişti. 

HOLLANDA MAHKEMESİ KARARINI AÇIKLADI 

Getir’in kurucu ismi Nazım Salur, Ocak ayında toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda Mubadala’yı suçlayıcı tabirler kullanmış ve Getir üzerindeki haklarına çökmeye çalıştıklarını öne sürmüştü. 

Konuya ait “BAE devlet fonu Mubadala, Getir’i ikiye bölmek için yaptığımız muahedeyi hukuksuzca yok sayıyor ve bizim haklarımıza çökmek istiyor. Apansız idaresi bizde kalması gereken şirketler değere bindi. Hukuksal süreçleri başlattık. İleride daha ayrıntılı açıklamaları da yapacağız.” halinde konuşan Salur, mevzuyu mahkemeye taşısa da Amsterdam’da görülen davadan Salur’un beklediği sonuç çıkmadı. 

“BU BİR DARBE”

Salur, karara ait toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Sabah ortak, öğlenden sonra alacaklı rolünü üstleniyorlar ve şirketi tehdit ediyorlar. Şirketleri nasıl böleceğimize karar verirken Mubadala, market ve besin işletmelerini istiyordu ve geri kalanlarla pek ilgilenmiyordu. Bu uydurma bir tehdit.  Sabah ortak, öğlenden sonra alacaklı rolü yaparak şirketi tehdit ediyorlar. Bu bir darbe. Daha uzun bir yasal sürecin çok erken kademesindeyiz. Bugün bildiklerimi o vakit bilseydim, asla Mubadala’yı yatırımcı olarak kabul etmezdim.” tabirlerini kullandı.