İYİ Parti başkanı Dervişoğlu, partisinin küme toplantısında; İsimli Yargı Hâkim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Yargıçları Kura Töreni’nde adaylar ortasında bulunan yeğeni Mehmet Arif Dağhan’ı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile tanıştıran Hasret Güçlü’ye reaksiyon gösterdi.
Dervişoğlu şunları kaydetti:
“ORTAÇAĞ PRENSLİKLERİNDE BİLE OLMAYAN…”
“Bu iktidar, bu ülkeyi rehin koyabileceği bir sermaye olarak sömürmektedir. İşgal ordusu üzere, sömürge şirketi, manda yönetimi üzere kanını emmektedir. Devlet bir küme rantiyecinin elinde oyuncağa çevrilmiş, devletin tüm kurumları ahbap – çavuş alakasına teslim edilmiştir. Geride bıraktığımız her hafta şaşırma eşiklerimiz aşılmakta, geleceğimizin geçmişten daha karanlık olacağının sinyali bu iktidar tarafından verilmektedir. Bu minvalde son rezalet, tüm Türkiye’nin gözü önünde, canlı yayında cereyan etmiştir. 30 Ocak 2025 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ‘Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Yargıçları Kura Töreni’ vesilesiyle Yaşadığımız çürümenin utanç niteliğindeki tablosu ortaya çıkmıştır. Bu tablo vatandaşımızın, neden, ‘Can, mal, namus’ güvenliğinin kalmadığını da tüm renkleriyle anlatmaktadır. Zira, ‘Derdini anlattığı kadı’, kendisini dinlemek yerine, AK Parti genel liderine sırıtmakla meşguldür. Evet, bu merasim sırasında, dikkat ediniz, tören, AKP Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanının ev sahipliğinde düzenlenen hakim-savcı kura merasimidir. Birebir kişinin atadığı sözde Adalet bakanı oradadır. Bütün bunlar, ‘yetmez lakin evet günlerinden’, FETÖ periyodundan mirastır. Merasim esnasında AKP Küme Başkanvekili, Hakim ve savcılar ortasında bulunan ‘yeğenini’ Cumhurbaşkanı’na tanıtmak istiyor, anons ederek ayağa kaldırıyor ve cumhurbaşkanına selam vermesini istiyor. Ve yeğenine göya yeterlilik ettiğini düşünerek, ola ki bileğinin hakkıyla girdiyse de büyük bir töhmete sokuyor. ve bileğinin hakkıyla girenler varsa, onları da yerin tabanına sokuyor, onları ve tüm dürüst yargı mensuplarını da zan altında bırakıyor. Bu hadise Ortaçağ prensliklerinde bile olmayan, bir utanmazlık şenliğidir. Her gün bir öteki torpil ve hak gaspı rezaletinin yaşandığı Türkiye’de, Bunu yapabilmenin ismi nedir bilmiyorum! Maalesef AKP’nin saray sultasında, bu üzere hiçbir rezalet ve utanmazlık artık münferit ve şahsi değildir, büsbütün sistematiktir.”
