İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu hakkında, katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek hakkındaki sözleri nedeniyle, “terörle uğraş eden şahısları gaye göstermek”, “hakaret” ve “tehdit” hatalarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar mahpus cezası istemiyle iddianame düzenlendi.
15 DAKİKA SONRA İDDİANAMEYE DÖNÜŞTÜ
Karara ait SÖZCÜ TV’de değerlendirmelerde bulunan Güvenlik Araştırmacısı Burak Yıldırım, şunları söyledi:
“Bu kadar keyfi bir yorumun yapılması esef verici. Türkiye’de her gün birden fazla bayan ve beşten fazla personel cinayetlere kurban giderken ve bunlarla ilgili iddianamelerin yazılması bile yıllarca sürerken; Ekrem İmamoğlu’nun rastgele bir konuşmasının 15 dakika sonra bir iddianameye dönüşmesi ve yeni bir siyasi yasak ve bir mahpus kararı tehdidiyle karşı karşıya kalması günün en rutin hadiselerinden biri haline geldi.
“SİYASİ BİR KARŞILIĞI YOK”
Bu süreci pahalandırmak için hukukçu olmaya gerek kalmadı. Bir kere siyasi yasak kararı getirecek bir evrak var. İkinciyi, üçüncüyü açmanın siyasi bir karşılığı da yok. Bu çok da uygulanabilir siyasi hareket alanı da yaratmıyor size.
“MUHALEFETİN LEGAL BİRLEŞME ALANI…”
Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak getirdiğinizde muhalefetin adayını teke düşürmüş olacaksınız.
Bütün muhalefetin legal bir birleşme alanı ve ötesinde erken seçim isteme iradesini güçlü bir biçimde ortaya koyacaksınız.
Ekrem İmamoğlu çok güçlü bir başkan. İmamoğlu’nun bu kadar büyük bir tehdit olduğunu düşünmeseydi iktidar bu kadar çok İmamoğlu ile alakalı tüzel sürecin ve siyasi yasak tehdidi boyutunu konuşmazdık.
“İKTİDAR İMAMOĞLU’NU TEHDİT OLARAK GÖRÜYOR”
Demek ki iktidar en büyük tehdit olarak Ekrem İmamoğlu’nu görüyor. Diğer birisin görüyor olsaydı tedbir alabilirdi.”