ALB Yatırım Başekonomisti Doç. Dr. Filiz Eryılmaz, Merkez Bankası’nın temmuz toplantısında 250 baz puanlık bir faiz indirimi beklentisi olduğunu belirtti. Faiz indirimi için hala alan olduğunu vurgulayan Eryılmaz, “Ağustos ayında Para Politikası Kurulu toplanmayacağı için 350 baz puanlık bir indirim bile yapılabilir. Ancak Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın açıklamalarına baktığımızda, stopaj artırımının çabucak akabinde bir faiz indirimi yapmak istemediği anlaşılıyor. Bu atılım, dövize yönelimi önlemek amacıyla da yapılmış olabilir” dedi.
TGRT Haber’e konuşan Eryılmaz, enflasyonun yıl sonunda yüzde 29,5 düzeyinde kapatılmasının hedeflendiğini hatırlatarak “Önümüzdeki yıl için maksat yüzde 20’nin altı. Yerleşiklerin dövize yönelmemesi için temkinli adımlar atılabilir. Bu nedenle 350 değil, 250 baz puanlık bir indirim yapmakla yetinilebilir. Lakin 350 baz puanlık bir indirim gelirse piyasa umutlanır” sözlerini kullandı.
KONUT KREDİSİ SORUNU
Ticari kredilerde büyüme sınırının kaldırılması gerektiğini söz eden Eryılmaz, “Krediler üzerindeki sınırlamaların azaltılması gerekiyor. Özellikle konut kredilerinde çok önemli kısıtlamalar var. 10 milyon TL’nin üzerinde bir konut almak istiyorsanız kredi kullanamıyorsunuz.” dedi.
Eryılmaz, kredi kartı ödemelerine yönelik getirilen kolaylıkların emsal biçimde konut kredileri ve kredi faizlerinde de uygulanması gerekliliğini hatırlattı.
25 TEMMUZ’DA KREDİ NOTLARI BELİRLİ OLACAK
Cuma günü kredi notu konusunda açıklama beklediklerini belirten Eryılmaz, “Her iki kurumla (kredi derecelendirme kuruluşları) da görüşmeler yapıldı lakin kredi notu ve görünümde değişiklik beklemiyorum. Moody’s bize ekseriyetle ‘sıfırcıdır’, tahminen notumuzu yalnızca müspetten durağan duruma çekebilir” dedi.
Rezervlerde artış olduğunu, fakat dolarizasyonun aksi yönlü ilerlediğini belirten Eryılmaz, “Kur Muhafazalı Mevduat (KKM) azalıyor, rezervler birikiyor lakin bu gelişmeler henüz kâfi değil. Siyasi belirsizlik nedeniyle Merkez Bankası’nın daha temkinli hareket etmesi, ‘bekle-gör’ politikası izlemesi olağan” tabirlerini kullandı.
ALTIN NEDEN YÜKSELİŞ İVMESİNDE
Altın piyasasına dair değerlendirmelerde de bulunan Eryılmaz, 20 Nisan’dan bu yana yatay seyreden altında son beş haftada dik bir yükseliş yaşandığını söyledi. Teknik bir düzeltmenin beklendiğini vurgulayan Eryılmaz, “Altın 3.460 dolara kadar çıktı. En büyük neden, Beyaz Saray ile Fed Başkanı Powell arasında yaşanan gerginlik ve AB ile ABD ortasındaki gümrük vergisi belirsizliği oldu. Doların zayıflaması da altına dayanak verdi. İran – İsrail savaşında bile 3435 dolar üzerinde tutunamadı.” dedi.
ABD Ticaret Bakanı’nın 1 Ağustos prestijiyle yeni gümrük vergilerini devreye alacağını açıklamasının da altın fiyatlarında kırılmaya neden olduğunu kaydeden Eryılmaz, “Altın 3.500 doların üzerine çıkar mı bilinmez. İran-İsrail savaşında bile 3.435’in üzerinde kalamamıştı. ABD tarifeleri yüzde 50 uygulanır, AB de misilleme yaparsa yükselebilir lakin 3.500 doların aşılacağını düşünmüyorum. En fazla bant aralığında hareketi artabilir” diyerek sözlerini noktaladı.
