Yaz aylarında kötü kokuya karşı en sık başvurulan ferdî bakım ürünlerinden biri olan deodorantlar, sağladığı ferahlıkla vazgeçilmez hale geldi.
Ancak bu eserlerin içerdiği kimi kimyasallar, günahsız üzere görünen bir alışkanlığı önemli bir sıhhat riskine dönüştürebiliyor. Bilhassa içeriğinde alüminyum tuzu bulunan deodorantlar, günümüzde uzmanların yakın takibinde.
Alüminyum bazlı bileşenler, ter bezlerini geçici olarak tıkayarak terlemeyi azaltıyor. Bu durum kısa vadede rahatlık sağlasa da uzun vadede vücudun doğal detoks sistemini baskılayabiliyor. Dermatoloji uzmanları, bu tür deodorantların uzun süreli kullanımının:
–Ciltte tahriş ve kuruluğa,
–Gözenek tıkanıklığına bağlı iltihaplı oluşumlara,
–Hormon istikrarında bozulmalara,
–Alüminyum birikimiyle ilişkilendirilen sıhhat risklerine
neden olabileceği konusunda uyarıyor.
Etiket üzerinde “aluminum chlorohydrate” veya “aluminum zirconium” ifadeleri yer alan eserler bilhassa risk taşıyor. Çoğu kişi bu içerikleri fark etmeden kullanıyor; çünkü birçok tüketici yalnızca eserin kokusuna ya da markasına dikkat ediyor.
Koltuk altı üzere hassas bölgelerde kullanılan deodorantların içeriğine dikkat etmek, sağlıklı bir ömür için kritik kıymet taşıyor. Uzmanlar, “alüminyum içermeyen” etiketli, doğal içerikli eserlerin tercih edilmesini öneriyor. Ferah kokuların cazibesine kapılmadan önce, eserin ciltle nasıl etkileşime girdiğini bilmek büyük fark yaratabilir.
Unutmayın: Bir ürünün tesirli olması, onu sağlıklı kılmaz. İçerik etiketini okumadan kullanmayın!