Bilim dünyası, bilhassa gençler ortasında pornografi ve toplumsal medya tesiriyle süratle yayılan tehlikeli bir cinsel uygulama konusunda alarm veriyor: cinsel boğma.
Uzmanlar, haz artırdığı teziyle partnerin boynuna baskı uygulanmasının felçten kalıcı beyin hasarına kadar önemli nörolojik sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarıyor.
Bir vakitler tabu olarak görülen bu tehlikeli hareket, tasa verici bir formda yaygınlaşıyor.
Journal of Sexual Medicine mecmuasında yayımlanan bir araştırma, ABD’deki üniversiteli bayanların neredeyse yarısının cinsel ilgi sırasında bu tecrübesi yaşadığını ortaya koydu. Bu bilgiler, şiddetin cinsellik içinde olağanlaştığı kaygı verici bir kültürel değişime işaret ediyor.
Indiana Üniversitesi’nden akademisyen Debby Herbenick, pornografinin cinsel alışkanlıklar üzerindeki tesirine dikkat çekiyor: “Gençler, tahakküm ve şiddet içeren sahnelere ne kadar erken maruz kalırsa, bu cins davranışlar hayal güçlerinin ve cinsel pratiklerinin bir kesimi haline o kadar kolay geliyor.”
Gerçeklikten kopuk bir “oyunun” bedeli ağır olabilir
Uzmanlara nazaran asıl sorun, çevrimiçi görüntülerin ve pornografik içeriklerin bu hareketin fizyolojik sonuçlarını ve potansiyel tehlikelerini büsbütün göz gerisi etmesidir. Bu durum, saldırganlığın cinsel performansla ilişkilendirildiği aldatıcı ve tehlikeli bir standart oluşturuyor. Araştırmacılar, durumu net bir lisanla özetliyor: “Bu kolay bir erotik oyun değil, hayati bölgelere yönelik gerçek bir mekanik hücumdur.”
Cinsel boğma sırasında partnerin boynuna uygulanan baskı, şah damarı (karotis arter) ve soluk borusuna (trakea) baskı yaparak beyne giden kan ve oksijen akışını kritik seviyede azaltır. Bu durum, saniyeler içinde şuur kaybına, kalıcı beyin hasarına ve hatta vefata yol açabilir. Hayatta kalan kurbanlarda ise hafıza kaybı, konsantrasyon zahmeti yahut kronik anksiyete atakları üzere kalıcı semptomlar gelişebilmektedir.
“Rıza olsa bile sonuçları yıkıcı oluyor”
Yakın vakitte yapılan bir Amerikan araştırması, partnerleri tarafından tekraren bu aksiyona maruz bırakılan bayanlarda beyin hasarı belirtileri tespit etti. Araştırmaya katılan bir kurban yaşadıklarını, “Sesim kalıcı olarak değişti, yutkunma zahmeti çekiyorum ve hâlâ anksiyete atakları geçiriyorum,” kelamlarıyla anlattı.
Bu tıp tanıklıklar, “rızaya dayalı” olarak sunulan bu tecrübelerin bile ne kadar yıkıcı ve kalıcı fizikî ve ruhsal tesirler bırakabileceğini gözler önüne seriyor. Bilim insanları, cinsel boğmanın bir fantezi olarak görülmemesi gerektiğini, bunun yerine potansiyel olarak ölümcül sonuçları olan fiziki bir hücum olarak anlaşılması gerektiğini vurguluyor.
