Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yapılan tespitler doğrultusunda üst üste iki yıl ekilmeyen toprakları 1 Eylül prestijiyle dönemlik kiraya çıkaracağı öne sürüldü.
Türkiye Gazetesi’nden yer alan habere nazaran; Antalya’da 4 bin 300 dekar, Konya’da 10 bin dekar, Kayseri’de ise 1.650 parsel boş arazi tespit edildi. Birtakım vilayetlerde ise hiç kullanılmayan tarım yeri çıkmadı.
BAŞVURU SÜRECİ
İlan edilen tarım topraklarını kiralamak isteyenler, tarım toprağı kiralama talep formunu eksiksiz olarak doldurarak ilan müddeti içerisinde vilayet müdürlüğüne başvuracak. Müracaatları Tarım Toprakları Değerleme ve Edindirme Bilgi Sistemi üzerinden de gerçekleştirilebilecek. Öncelikli kümeler ortasında birden fazla müracaat olduğunda en yüksek teklif verene, aksi hâlde öbür istekliler ortasında en yüksek teklifi verene arazi kiralanacak. Teklif eşitse, sadece ziraî potansiyeli kâfi olan yahut toprağına bitişik işletmeye öncelik verilecek.
Kiraya çıkarılacak toprakların bedeli, tıpkı bölgede bulunan emsal yerlerin ortalaması dikkate alınarak belirleniyor. Topraklar, muhtarlıkta, elektronik ortamda ve il müdürlüğü internet sitesinde 7 gün müddetle ilan ediliyor. İlanlar tamamlanınca kiralama talepleri toplanıyor. Kiralama mühleti dönemlik olacak ve her yıl yenilenecek. Yerlerde tarım dışı kullanım tespit edilirse mukavele feshedilecek ve sorumlu şahıslar bir sonraki yıl ihalelere alınmayacak.
Atıl yerlerin tarıma kazandırılmasıyla iktisada yıllık yaklaşık 75 milyar lira katkı sağlanması beklenirken, kiralama sürecinde, kira gelirleri hiçbir kesinti yapılmadan direkt arazi sahiplerine aktarılacak.
DANIŞTAY AYM’YE TAŞIDI
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 22 ağustos 2024’te Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren işlenmeyen tarım yerlerinin kiraya verilmesine ait yönetmelik, çiftçilerin reaksiyonuna yol açmıştı.
Bu düzenlemenin iptali için Çiftçiler Sendikası (Çiftçi Sen) tarafından dava açıldı.
Davayı inceleyen Danıştay 10. Dairesi, söz konusu kanun değişikliğinin “mülkiyet hakkı ve sözleşme özgürlüğünün özüne dokunduğunu, kullanımını imkansız hale getirdiğini ya da önemli surette engellediğini” vurguladı. kararda ayrıyeten, getirilen sınırlamaların ölçülülük prensibini ihlal ettiği, yasama yetkisinin devredilmezliği ve hukuksal bellilik unsurlarına terslik taşıdığı tabir edildi.
Danıştay, düzenlemenin Anayasa’nın 2., 7., 13., 35., 36. ve 48. unsurlarına muhalif olduğu kanaatine vararak, Anayasa’nın 152. hususu uyarınca itiraz yoluyla belgeyi Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı.
