CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in açıklaması şu şekilde:
“Cumhuriyet Halk Partisi olarak mahallî seçimlere Türkiye İttifakı daveti ile girdik. İçinde siyasi partilerin resmen bulunmadığı, ülkesine bağlı, kardeşlik ve birlikte yaşama iradesine saygılı, her görüşten insanımızın hem aday olduğu hem takviye verdiği bir birliktelik oluşturduk.
Listelerimizde yerelde kelamının bedeli olan, siyasi gücü olan, toplumsal karşılığı olan daha evvel farklı partilerde siyaset yapan tesirli isimler yer buldular. Adaylarımız ve listelerimiz toplumda karşılık buldu ve birçok belediyeyi de bu birliktelikle kazandık.
Ancak bugün, Türklerin ve Kürtlerin bir ortada belediye meclislerine seçilmesini kabahat sayan, bu yüzden insanları mahpusa atan bir anlayışla karşı karşıyayız.
Bu soruşturmalarda yöneltilen suçlama motamot şudur: “Kent Uzlaşısı ile batıdaki Kürtlerin, belediyeleri kazanamasalar da belediye meclislerinde kelam sahibi olmalarının amaçlandığı…”
Açıkça tabir etmek isterim ki bu emele ulaşılması bir cürüm değil başarılabildiği ölçüde demokrasinin tecellisi, temsilde adaletin sağlanması ve toplumsal barışın en kıymetli teminatıdır.
Bugün İstanbul’da görülen “Kent Uzlaşısı” davasında tüm beklentilere karşın, tutuklular tahliye edilmedi.
Artık açıkça görülüyor ki; bir yandan “barış” deyip, öbür yandan Kürtlerin belediye meclislerine seçilmesini hata sayan anlayış samimi değildir, barıştan, kardeşlikten yana değildir.
Çünkü bu davayla; birlikte yaşama, birlikte siyaset yapma irademiz amaç alınmaktadır.
Bu dava Türkiye için bir utançtır!”
